Paylaşım'ın Tek Adresi
Daha kaliteli hizmet içim üye olurmusun...
Paylaşım'ın Tek Adresi
Daha kaliteli hizmet içim üye olurmusun...
Paylaşım'ın Tek Adresi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Paylaşım'ın Tek Adresi


 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 >>>Sihirbazlığa Giriş<<<

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ex-star
Admin
ex-star


Mesaj Sayısı : 132
Rep : 575
Kayıt tarihi : 20/05/10
Yaş : 33
Nerden : Aydın-atça

>>>Sihirbazlığa Giriş<<< Empty
MesajKonu: >>>Sihirbazlığa Giriş<<<   >>>Sihirbazlığa Giriş<<< EmptyC.tesi Mayıs 29, 2010 9:30 pm

Öncelikle bir konuda anlaşalım. Bir gecede sihirbaz olamazsınız. Sihirbazlık bir sanat dalıdır ve nasıl ki bir iki resim yapmış olmanız sizi sanatçı yapmazsa bir iki oyun öğrenmeniz de sizi sihirbaz yapmaz. Bir sihirbaz amacının seyircileri eğlendirmek olduğunu her zaman hatırlamalıdır. Şanslısınız. Yakın bir zamana kadar sihirbaz olabilmek için saatlerce kitap okumak gerekiyordu. Çok daha önceleri de tek yol bir sihirbazın çırağı olmaktı. Günümüzde CD-ROM'lar, videolar ve Internet üzerinden yüzlerce kaynağa erişmek mümkündür. Hazır oyun kitlerini sihirbaz ürünleri satan dükkanlardan ve oyuncakçılardan elde edebilirsiniz.
Sihirbazlığı farklı kaynaklardan öğrenebilmek çok önemlidir. Ne var ki kitaplardan öğrenmek kendi tarzınızı ortaya koymanıza daha çok yardım ettiğinden en iyi yöntem olmayı sürdürmektedir. Bir oyunu videodan seyredip öğrendiğinizde aynen seyrettiğiniz gibi uygularsınız, kopyalarsınız yani. Kişisel ayrıcalığınızı gösteremediğinizden yanlış bir yoldur.
"El çabukluğu" kavramını bilmeyenimiz yoktur. El çabukluğu, oyunun etkisini arttırmak için sihirbazın uyguladığı gizli hareketlerdir. Bunlar, hiç kuşkusuz videolar seyredilerek en iyi öğrenilir. Çünkü video filmlerinde ellerin tam anlamıyla nasıl kullanılacağı, oyunda kullanılan cisimlerin tam olarak elde nasıl tutulacağı/saklanacağı açıkça gösterilir.
O halde nereden başlamalı? En iyisi yeni başlayanlar için hazırlanmış bir sihirbazlık kitabı edinmek. Sakın bozuk para, iskambil numaraları gibi özel konularda yazılmış kitapları satın almayın. Kendi özel merakınız olsa da... Bunun sebebi son derece basittir. Başarılı bir sihirbaz olmak için için sihirbazlığın temel prensiplerine hakim olmanız gerekir.
Tamam, kendinize bir kitap ya da bir video satın aldınız. Şimdi en önemli noktaya geldik. "Sihirbazlık, sadece kitap okumak ya da video seyretmekle değil, DENEYİM ile öğrenilir. Çevrenizde gerçekleştirilen canlı gösterilere mutlaka gidin...

İşte Size Yardımcı Olacak İpuçları

Öğrenmek için gün ve saat saptayın. Diyelim ki haftada üç gün, aynı saatlerde, düzenli olarak çalışın, pratik yapın. Kalmamanız gereken bir sınava çalışıyorsunuz. Her zaman yaptığınızdan zevk alın. Yaptığınız işten hoşlanmadığınız hissedilirse izleyicilerin gözünden düşersiniz. Çürük domates yağmuru da cabası...
İzleyicilere sunulmaya hazır bir numarayı, bir eliniz arkanızda, gözünüz kapalı gerçekleştirebilmelisiniz. Oyun, her bir adımını teker teker düşünmenize gerek kalmadan el alışkanlığı haline gelmiş olmalıdır. Yakın bir arkadaşa hemencecik bir numara gösterme isteğiniz anlaşılabilir bir şeydir. Ancak arkadaşlarınız, iyi planlanmış ve pratiği yapılmış oyunları daha çok takdir edeceklerdir
Hiç bir kimseye numaralarınızı nasıl yaptığınızı söylemeyin. Oyunlarınızın etkisini azaltırsınız. Oyunları gerçekleştirmenin ne kadar kolay olduğunu yayarsanız, saygınlığınız gün be gün azalır.
İzleyicilerinizin tam olarak ne göreceğini anlamak için ayna önünde pratik yapın. Bu, yapmanız olası hataları görmenizi sağlayacaktır. Video kameranız varsa, kendinizi filme alın ve sonra seyredin. Böylelikle ne kadar iyi ya da ne kadar kötü olduğunuzu kolayca görebilirsiniz. Performansınızdan memnun olmadıysanız, mutlaka izleyicileriniz de memnun olmayacaktır...
Olabildiğince farklı numara öğrenin. Böylelikle, birisi size bir bozuk para ya da bir deste kağıt uzattığında kolayca numaranızı gösterebilirsiniz. Buna "irticalen" yapılan gösteri denmektedir. Eğer, "kusura bakmayın, bu bozuk parayla numara yapamayacağım" gibi bir yanıt, sihirbazlığınız konusundaki yargıları tepetaklak edecektir. Düzinelerce "irticalen" gerçekleştirilen numara öğrenmenize gerek yoktur. Bozuk para ya da iskambil kağıdı gibi her bir kalem için bir iki numara bilmeniz yeter.
Numaralarınızı "mükemmel" düzeyde yapmayı öğrenin. Bir sihirbaz ilgi ve hayranlık uyandıracak bir kaç oyunu yapabilen kişidir. Yoksa, bir düzine numarayı yüzüne gözüne bulaştıran kişi değil...
Bir numarayı gözü kapalı, mükemmel şekilde yapabilmeyi başarmadan yeni numara çalışmaya başlamayın.
İzleyicilerinizi gözleyin. Özellikle iri göğüslü sarışınları...Şakaydı... Mutlaka izleyiciyle göz göze gelin, boşluğa gösteri yapmayın. Dahası, dönüşümlü olarak her bir izleyiciyle göz göze gelin. Böylelikle onlarla hitap ettiğinizi hissedeceklerdir.

Hedef Şaşırtma

Hedef şaşırtma izleyicilerin tam olarak sizin istediğiniz noktaya bakmasını sağlama sanatıdır. Böylelikle numaranızı gerçekleştirirken izleyicinin görmemesi gereken ayrıntılar gizlenmiş olur. Burada altın kural, gözlerinizi diktiğiniz noktaya özel dikkat göstermenizdir. İzleyicilerin çoğunlukla bakacakları nokta sizin konsantre olduğunuz noktadır. Eğer dikkatinizi elleriniz üzerine yoğunlaştırdıysanız kolaylıkla iddia edilebilir ki izleyiciler de ellerinize bakıyordur.

El aslında gözden daha hızlı değildir

Sihirbazın yeteneği, belli bir anda izleyicilerin dikkatini kendi istediği noktaya odaklayabilmektedir. Sihirbazlığın başarısı, gerçek gibi görünen illüzyonlar yaratma yeteneğinde yatar.
Binlerce yıl, sihirbazların ve büyücülerin doğaüstü güçlerden yararlanarak doğal güçler üzerinde kontrol sağlayabildiğine inanıldı. Bu nedenle sihir ile din arasında yakın bir ilişki olduğu düşünülmüştü. Bir kralın kişisel sihirbazları güya yağmur yağdırabiliyor, düşmanları savuşturabiliyor, hastalıkları önleyip iyileştirebiliyor, saldırıya geçen bir orduya büyü yapabiliyor ve daha da önemlisi tanrıların sevgisini kazanabiliyordu.
Tarihi büyücülerin zamanından Harry Blackstone, Jr., Doug Henning, ve David Copperfield gibi usta illüzyonistlerin bugünkü başarılarına dek uzanan sihirbazlık, artık dini ayinlerdeki cazibesini yitirip bir eğlence aracı haline dönüştü. MÖ 2494 yılında ölen Pharaoh Cheops'ın huzurunda yapılan gösterilerin ayrıntılarını veren antik Mısır kayıtları bulunmaktadır.
4. yüzyılda Hıristiyanlık Roma İmparatorluğunun hakim dini olduğunda, tüm sihirbazlara karşı savaş açıldı. Sihirbazlık neredeyse her yerde yasaklandı. Daha sonra Orta Çağlarda sihirbazlar cadılıkla, büyücülükle ve şeytana tapmakla suçlandılar. Genellikle hapse atıldılar ve bazen de idam edildiler. Arada sırada halka gösteri yapıyorlardı ama hokkabazlar ve sihirbazlar gibi seyahat eden göstericilerin Rönesans'a kadar kraliyet ailesinin, soyluların ve hatta din adamlarının önünde gösteri yapması mümkün olmadı. 16. yüzyıla gelindiğinde, kart hileleri yapan, beyin okuyan ve nesneleri yok eden profesyonel sihirbazlar ortaya çıktı.
Günümüzde, el çabukluğu olan kişilere göz hilelerini anlatan bir çok sihirbazlık kitabı bulunuyor. Oysa Rönesans'ta bu tür kitaplar yoktu. İllüzyonistler meslek sırlarını bir nesilden diğer nesle aktarıyorlardı.
Sihirbazlık hakkındaki kitaplar 16. yüzyılın sonlarına doğru ortaya çıkmaya başladı. İlk kitaplardan birisi 1584 yılında Fransa'da basılmıştır: Jean Prevost'un yazdığı 'Kolay Fark Edilmeyen Hoş Hilelerin ilk Bölümü'. İlk İngilizce kitap 1612'de basıldı: 'Hokkabazlık Sanatı'. Sihirbazlığın maskesini düşüren kitaplar da basıldı. Reginald Scot 1584 yılında İngiltere'de, 'Büyücülüğün Keşfi' adlı kitabı yayınladı. Amacı, zamanının el çabukluğu olan sanatçılarını herkese duyurmaktı.
18. yüzyıl Avrupa'sında sihirbazlık bir eğlence anlayışı olarak kabul edilmişti. En ünlü illüzyonistlerden bir tanesi Baron Wolfgang von Kempelen. 1770 yılında, tüm rakiplerini yenen otomatik bir satranç oyuncusu yarattı. 1783 yılında Benjamin Franklin makine ile bir maç yaptı ve kaybetti.

MODERN SİHİRBAZLIĞIN ORTAYA ÇIKMASI

Robert-Houdin'in sahne illüzyonlarına getirdiği yenilikler o kadar olağanüstüydü ki kendisine modern sihirbazlığın babası adı verildi. Profesyonel bir saatçi olan Jean-Eugene Robert-Houdin, 1805 yılında Blois, Fransa'da doğmuştu. Halkın karşısına sihirbaz olarak ilk defa 1845 yılında Fransa'da çıktı. Elektrik kullanan ilk sihirbazdı; düşünce transferi hilesini mükemmelleştirdi ve illüzyon yaratmak için karmaşık makine parçaları yerine basit nesneler kullandı. Hileleri için psişik güçler kullandığını veya doğaüstü yardım aldığını iddia eden sihirbazların yalanlarını ortaya çıkardı. Bir sonraki nesilde Amerikalı sihirbaz Harry Houdini, Robert-Houdin'ın ismini aldı.
1856 yılında Fransız hükümeti, isyanı kışkırtmak için sihirbazlık yöntemlerinden yararlanan yerli rahipleri gözden düşürmesi için Robert-Houdin'ı Cezayir'e gönderdi. Robert-Houdin, onları aldatmak için en iyi hilelerinden birini kullandı. Herhangi bir kimsenin kaldırabileceği tahtadan yapılmış boş bir kutusu vardı. Fakat kutunun altı demirdi ve sahnenin altına gizlenmiş olan elektromıknatıs devreye sokulduğunda kutu hareket ettirilemiyordu. Bu hile ile Houdin, en güçlü adamların gücünü yok edebileceğini izleyicilere ispatlayabilmişti.
Robert-Houdin'ın yaşadığı yıllarda sahne sihirbazlarının sayısı büyük ölçüde arttı. Büyücüler Avrupa'da her zaman popülerdi. Amerika Birleşik Devletlerinin nüfusu arttıkça ve şehirlerin ve kasabalar çoğaldıkça, her kasabada bir sihirbazı destekleyecek tiyatrolar kuruldu.
İngiliz John Nevil Maskelyne, en başarılı illüzyonistlerden biriydi ve şov dünyasını destekliyordu; kurtulma sanatçılarından biriydi. Kariyerine, Robert Houdin'in 1871 yılında gerçekleşen ölümünden kısa bir süre önce başlamıştı. Şaşırtıcı kurtuluşlarının yanında, görünüşte hiçbir yardım almadan sahnede havaya yükselme numarasını mükemmelleştirdi. 1893 yılında usta sihirbaz David Devant ile bir takım oluşturdu. 1911 yılında ikisi birlikte, sihir teorisi hakkında 'Bizim Sihrimiz adlı önemli bir kaynak kitap yayınladı. Maskelyne 1917 yılında öldü ama Devant, 1941 yılında 73 yaşında gerçekleşen ölümünden kısa bir süre öncesine kadar gösterilerine devam etti.
Harry Houdini ortaya çıkmadan önce en önemli Amerikan sihirbazı ve şovmeni Harry Kellar'dı. Sihirbazlığı küçük yaşta öğrenmişti. 1884 yılında Amerika'ya yerleşmeden önce medeni dünyanın her yerini dolaştı. Şovunu Howard Thurston'a sattığı 1908 yılına kadar gösterilerine devam etti. Thurston Ohio'luydu ve Kellar Paris'te onunla tanıştığında daha çok kart hileleri yaparak dünyayı dolaşıyordu. Kellar'ın şovunu aldığında onu dönemin en büyük sihirbazlık gösterilerinden birine dönüştürdü. 20 yıldan daha uzun bir süre üç saatlik bir şov ile dolaştı ve "havada yüzen leydi" gibi büyük sahne illüzyonları ile ünlendi. 1931 yılında, sinema salonlarında gösteri yapabilmek için sahne programını kısalttı.
İngiliz sihirbaz P.T. Selbit (gerçek adı Percy Thomas Tibbles) iki sıra dışı illüzyonu ile ün kazandı. 1914 yılında, sahnede tuğla bir duvarın içinden geçti. Bu illüzyon 1986 yılında David Copperfield tarafından günceleştirildi ve televizyonda gösterilen bir şovda Copperfield, Çin Seddinin içinden geçti. 1921 yılında Selbit, bir kadını testere ile ikiye keserek günümüzün en ünlü numaralarından biri ile ün kazandı.

GÖSTERİ HİLELERİ

Bir sihirbaz, imkansızı gerçekleştiriyormuş numarası yapan bir aktördür. En fazla bilinen numara, nesneleri ve insanları kaybetmek, sonra ortaya çıkarmaktır. Bazı illüzyonlar için sihirbaz mekanik veya bilimsel yardımlar alır. Sihirbaz bazı illüzyonlar için mekanik veya bilimsel desteğe ihtiyaç duyar. Örneğin ateş yutanlar, özeli olarak kimyasallarla işleme tabi tutulmuş gevşek dokunmuş ip kullanırlar. İp, ağza yerleştirilmeden önce kor haline getirilir ancak ağız açılıp bir miktar hava üflenmeden filli olarak yanmaz.
Bir sihirbazın, seyircinin neler olup bittiğini anlamamasını sağlaması çok önemlidir. Bu aldanma psikolojisidir. Seyircinin dikkati kontrol altına alınabilirse sihirbaza sadece birkaç el becerisi ve bazı araçlar yeterli olacaktır. Zihnin aldatılması gözlerin aldatılması kadar önemlidir. İnsanların dikkati metotlar kullanarak dağıtılabilir. Örneğin mekanik bir numara sırasında, sihirbaz el çabukluğu ile ilgili sözler söyleyebilir veya çeşitli sihirli sözler edebilir ancak mekanikten asla bahsetmez. Robert Houdini dünyanın en güçlü adamının bile kaldıramayacağı ahşap kutuyu kaldırarak bu konuda ne kadar başarılı olduğunu ispat etmiştir.
Sihirbazlık psikolojisinde bir diğer önemli unsur da zamanlamadır. Hareketin yapılış biçimi ve süresine bağlı olarak bir sihirbaz, kitleleri yaptıklarıyla veya yaptıklarını fark etmemelerini sağlamasıyla etkileyebilir.
El çabukluğu ağır ve nazikçe yapılmalıdır. Sihirbaz, ellerinin hızı hakkında konuşarak kitleyi yanıltabilir ve böylece onların sadece hızlı hareketleri seyretmek üzere tetikte kalmasını sağlayabilir. Böylece seyirciler, numaranın aslında ne kadar kolay yapıldığını anlamazlar.
Sihirbazların numaralarını yapmalarına yardımcı olmak üzere sayısız araç tasarlanmıştır. Bunların çoğu seyirciler tarafından görülmezler. Seyircilerin gördüğü araçlardan bazıları aslında numaranın yapılışıyla belki de en az ilgili olanlarıdır. İnsanların veya büyük hayvanların rol aldığı numaralar sadece sahnede gerçekleştirilebilir ve bunun için özel, hatta hantal aletler gerekir.
Sihirbazlarda belli konularda uzmanlaşma eğilimi vardır. 19. yüzyılda yaşamış bir Alman olan Alexander Herrmann genellikle küçük numaralar yapmıştır. Harry Kellar, Thurston, Dante, ve David Copperfield gibi isimlerin meşhur olmasının nedeni bir insanı uçurma veya devasa nesneleri yok etme gibi büyük illüzyonlar yapmaları nedeniyle meşhur olmuşlardır. Copperfield'in yaptığı en inanılmaz gösterilerden biri Özgürlük Heykelini yok etmesi olmuştur. Amerikalı Thomas Nelson Downs, uzmanlık alanı olan bozuk para numaraları nedeniyle "bozuk para kralı" olarak anılmaktadır. İngiltere, Birmingham'lı Gus Fowler, sadece kol ve duvar saatleriyle numaralar yapmıştır. Houdini fantastik kaçışlara ağırlık verirken, Dunninger inanılmaz zihin okuma numaralarıyla insanları büyülemiştir.
Sihir hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenler, tanınmış bir Amerikalı sihirbaz olan milbourne Christopher'in "Sihrin Resimli Tarihi" (Crowell 1973) adlı kitabı mutlaka okumalıdır. Sihirbazlık hakkında daha pek çok öğretici kitap bulunmaktadır.

Sihirbaz Olmak İsteyen Herkes Okusun Çok Faydalı Bilgiler Var
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://tekforum09.eniyiforum.org
 
>>>Sihirbazlığa Giriş<<<
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım'ın Tek Adresi :: Karışık Konular :: Sihirbazlık-
Buraya geçin: